Antalya blogger anneleri

Şimdi biz sevgili arkadaşım Selinciğimle Antalyadaki blogger anaları olarak bir grup kuralım dedik,daha doğrusu o dedi bende hemen atladım. Zaman zaman toplanalım etkinlikler yapalım,bebeleri oynatalım,onlarla oynayalım,şöyle saadet zinciri gibi birşey olalım bebişlerimizle dedik.Selinciğim saolsun hemen whatsapp da bir grup oluşturdu ve diğer blogger analarla tanışma fırsatı buldum ve hooop hepsini instagramdan ekledim,hoop hemen bebelerinin fotolarına baktım gerçekten hepsi çok şekerler yiyesim geldi o kadar yani.Ne olacak benim içimdeki bu bebe,çocuk sevgisi bilmiyorum bu gidişle Antalya anneleri,Antalya blogger anneleri,Afyon anneleri,Konya anneleri derken Türkiye anneleri ve dünya anneleri olarak hızla çoğalarak yeryüzüne dağılacağız gibi görünüyor:) Hiç şikayet etmem ne kadar çok anne mıncırmalık o kadar bebe:) İnsanları çok severim çocukları da bebekleri de ama birinden soğudummıuda öldürseler ısınanmam,sildiysem silmişimdir ama silme kıvamına zor getirilirim. Şimdi ben bu konuya nerden geldim bilmiyorum heh Antalya blogger anneleri diyorduk  Selinciğim diyordum güzel bi grup kurdu whatsapp da bizi buluşturdu bizde okunacak kafa dağıtacak güzel bloglardan haberiniz olsun ve değişik değişik etkinlikler yapalım diyerek hepimiz bu blogları yazan cici anneleri burdan tanıtalım dedik. Face de de Antalyabloggeranneleri olarak grup kurarak değişik etkinlikler çılgın planlar :P yapma peşindeyiz beraberce.

• Şimdi size okumalık:)) (Recep İvediğin sözü hiç unutmam,çünkü çok gülmüştüm) bir kaç blog ve yazarları olan güzel annelerden bir kaçını paylaşıciiim.

Canım arkadaşım Selin Yalçınbaş Yüzbaş'ın bloğu minigimleyasam.blogspot.com.tr  instagram:minigimleyasam

Ebru Yörükoğlu yektayorukoglu.blogspot.com.tr instagram: yorukogluebru

Elif  Karoglu Zorlu  momoveannesi.blogspot.com.tr instagram: momoveannesi

Özlem Dönmez Canbolat doganindefteri.blogspot.com.tr instagram:ozimika

Ay benimkide CecillaBaffo (ay sız cümlem yok mu benim ,bu kelimeyi lugata kim koydu allanısen)



Bi an ne oluyorum ya ben dedim kendi kendime,dün blog yazmaya başladım bugün yok gruptu cart curt du burda ahkam kesiyorum gibi geldi.dünkü boktu bugün koktu durumları yani:) Olsun canım siz içimi biliyorsunuz aldırmayın benim iç sesime. O öyle konuşur konuşur susar.

Bu arada aklıma geldide 2011 yılında burda bir blog yazmaya çalışmıştım aklıma hiçbirşey gelmemişti,bilgisayarın başına oturur saatlerce ne yazsam acaba da fenomen olsam bi pucca gibi olsam ne biliyim bi zodyaklı bi kutup zencisi gibi olsam diye düşünür saçma sapan şeyler yazar yazar silerdim sonra anladımki arkadaş benden ne fenomen olur ne de sanal alem ünlüsü.Benden olsa olsa ana olurmuş onuda oldum Anne olmamla birlikte beynime de yeniden kavuştum.Yeniden üretmeye başladım herneyse öyle bi anıydı işte belki merak edersiniz diye paylaşıyım dedim. ( sanki blogumu okuyan varmış gibi çek panpa) anladınız siz onu:))

Merhamet..

Bugün Hamzayı Özsütün parkında oynatırken 3.5 yaşlarında bir erkek çocuğunun diğer bebeklere ve çocuklara eziyet ettiğini gördüm ve şok oldum .Minicik çocuklarda kötülük duygusu nasıl barına bilir bir anlam veremedim. O küçük çocuga baktığımda gözümün önünde büyük bir kötü adam canlandı.Salıncağı sallayıp sallayıp önünden geçen bebeklere çarptırmaya çalışması,yapma bak öyle yaparsan canlarını yakarsın dememe rağmen ve başka velilerinde uyarılarına rağmen yüzünde gayet ciddi ve acımasız bir ifadeyle canları yansın diyen bir çocuğu nasıl bir anne,hangi şartlarda yetiştiriyor çok merak ettim. Kimbilir nasıl ailevi sorunları var diye geçti aklımdan.Baba, anneye şiddetmi uyguluyor? Yoksa anne çocuğuna kötümü davranıyorda böyle merhametsiz bir çocuk yetişiyor? İnanın üzüldüm ve anlayamadım. Yıllar önce kötü tohum isminde bir film izlemiştim asla unutmam Lale Oraloğlu oynuyordu. O filmi izliyormuşum gibi hissettim birden.

Acaba okuduğum kitap mi bilinç altıma işledide beynim böyle kurguluyor olayları? Sarah Jio'nun Son Kamelya isimli kitabında acımasız bi çocuk vardı Sean adında sanırım ondan çok etkilendim.Minicik 2.5 yaşında bir bebeği öldürüyordu.Kitabın o kısmını okurken kahroldum resmen.Çocuğu uçururcasına salıncakça sallıyor,bebecik korkudan öyle yapışmışki salıncağa artık elleri kaymaya başlıyor ve son olarak Sean bebeği kolundan tutup kaldırıma fırlatıyor :..( İçim acıyor böyle şeyler okuduğumda,duyduğumda. Anne olduktan sonramı böyle herşeyden etkilenir,herşeye ağlar oldum yoksa hepmi böyleydim hiçbir fikrim yok.Sanki asırlardır anneymişim gibi hissediyorum kendimi.Sizde de oluyor mu bu duygu?

O değilde merhamet duygusu ne kadar önemliymiş bugün çok daha iyi anladım.Merhametli,vicdanlı evlatlar yetiştirmek dileğiyle.

Assolist oldum

Tamamen ne yazacağımı bilmeden bodoslama dalarak başlıyorum blog yazmaya,Bu konuda çok tecrübesizim kendimi işe yeni başlayan neyi nereye koyacağını bilmeyen,yanlış yapmaktan ölesiye korkan acemi bir çalışan gibi görüyorum şu an. İşin kötüsü blog okuyan biriside olmadım hiç şöyle örnek alayım ney nasıl yazılır,neyi nereye koymak lazım:) Umarım faydalı olabilirim size diycem ama ne konuda inanın hiçbir fikrim yok.En iyisi ben kendi kendime konuşuyormuşum gibi yapıyım böyle daha iyi olacak.Kendimi tam şuan sahneye ilk kez çıkmış assolist gibi hissediyorum. Bütün gözler bende ve şarkıya başlıyormuşum gibi.

Hamza'nın annesi,uçan kuş,kahve gurusu,ig annesi,oğlunun ve işinin aşkı,gezme delisi,hayatı bütün güzellikleriyle kabullenmiş,olumsuzlukları tamamen hayatından çıkarmaya çalışan(buna negatif insanlarda dahil) işte böyle bir anneyim. Hepinizin olduğu gibi oğluşumda benim hayatımda dönüm noktam oldu.Övünerek söylemiyorum ama yıllarca bir sorumluluğu olmadan yaşamış,10 yıl gezmiş,uçuk kaçık,hızlı bir hayat yaşamış biri olarak oğlum benim bütün dünyamı değiştirdi. Ondan önce boşuna yaşamışım dediğim yegane varlığım o benim..Rabbim ayırmasın.

Size bol bol,sık sık oğlumdan bahsetmeyeceğim merak etmeyin zaten yeterince instagramda ve facebookda fotoğraf paylaşıyorum birde burdan boğmıyım kimseyi, ama bir tanışma fotoğrafı koyayım değilll: ) 

                             Gıdığım çıkmış gibi görünsede inanmayın,Hamzaya odaklanın:)